29 Eylül 2008 Pazartesi
BERLİNER
Puf çöreğin marmelatlısı yani.Almanyadan sipariş ettiğim tek şey(yakında Bavyera şapkası da sipariş edicem).Çörek bildiğimiz çörek,tek farkı içindeki marmelatı.Birara Valikonağı'na yakın bir yerlerde Hannover isimli pastaneden temin edebiliyorduk ama artık göremiyorum bizim gurbetçiyi.
27 Eylül 2008 Cumartesi
İPHONE'U OLMAYANA KIZ VERMİYORLARMIŞ
İki iletişim devi Turkcell ve Vodafone İphone 3G'yi geçtiğimiz günlerde meraklısı ile buluşturdu. Saatler 23:00'ı gösterdiğinde satışa sunulan teknoloji harikası telefonları almak isteyen yüzlerce insan bayiler önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Bağdat Caddesi üzerindeki bir bayi ise yaptığı çekilişle 50 adet İphone'u bedava dağıttı.Telefon, kamera ve eğlencenin yanı sıra internet, görüntülü iletişim özelliği ve dokunmatik ekranıyla teknolojide devrim niteliği taşıyan telefon, meraklılarını sokağa döktü. Saatler öncesinden bayiler önünde uzun kuyruklar oluşturan teknoloji meraklıları uzun süren bekleyiş sonrasında telefona sahip olabildil. İphone 3G'yi Turkcell ve Vodafone aynı anda satışa sundu. Bağdat Caddesi üzerindeki bir Turkcell bayii ise telefonun alıcısıyla buluştuğu ilk günde 50 adet İphone'u bedava dağıttı.
Parodileriyle tanınan Cenk ve Erdem'in sunduğu etkinlikte ilk talihlileri Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv belirledi. Burada bir konuşma yapan Ciliv, "Teknolojide bir devrim yaşıyoruz. Mobilde telefon ve internet bir araya geliyor. Bu anlamda çok önemli bir ürün. Hepimize hayırlı olsun" dedi.Turkcell Pazarlama Sorumlusu Genel Müdür Yardımcısı Lale Saral ise, "Mobil internetin gelişimi hayatımızda çok sayıda yenilik kazandırdı. Iphone 3G de kulanıcıların hayatında, mobil internet ve multimedya deneyimini en ileri noktalara taışıyan yeniliklerden birisi olacak" diye konuştu.Çekilişte numaraları çıkan 50 talihli Iphone'na ücretsiz sahip olurken, diğer vatandaşlar da sabaha kadar açık olan bayilerden peşin fiyatına 5 ay taksit imkanıyla ayda 129 Euro'ya ürünü satın aldı.
TSL ŞAMPİYONU DİREKT ŞAMPİYONLAR LİGİNE
26 Eylül 2008 Cuma
DERBİYİ YORUMLADILAR
23 Eylül 2008 Salı
BAYERN'İ DUMAN ETTİLER
Mesut Özil-Markus Rosenberg
Mesut ve Rosenberg;Bayern maçındaki müthiş performanslarıyla Bundesliga'da haftanın altın 11 inden 2 si.
22 Eylül 2008 Pazartesi
ECE TEMELKURAN
Kaç kişi sustuk biz?
Bazen en uzak halk kendimizinkidir biz. Okyanus aşırı bir memlekettir bazen Türkiye. Bu toprağın yeniden bizim toprağımız olmasını istiyorsak eğer yeniden birleştirmemiz gerekiyor tepelerimizin hikayelerini. Söküldüğümüz yerlerden, “çilemizi” çözüp çözüp yeniden örmemiz gerekiyor kendimizi. Yoksulluğun vahşetiyle sertleşen hikayeleri neresinde bıraktıysak o sahneye dönüp yeniden takip etmemiz gerekiyor film şeridini. Korkup gözümüzü kapattığımız sahnelere dönüp bu kez gözlerimizi dört açıp bakmamız gerekiyor.
HİGUAİN;KAPTANIMA HAYRANIM
21 Eylül 2008 Pazar
19 Eylül 2008 Cuma
EVİMİZDE BERABERE KALDIK # 0-0
Un var,su var,şeker var ama helva yapılamıyor.Yoksa biz kendimizi mi kandırıyoruz,bunların hiçbiri yok mu?
Ağacın çürüyen dallarını budamak yerine,köküne inmek en mantıklısı.
öncelikle;
Bu 18 yeni transfer nerede? Hazırlık maçlarında bu takımın oyun düzeni ve as kadro oluşturulamadı mı? Ve yine hazırlık maçlarında kendini gösteren oyunculardan bir kısmı neden takıma giremiyor? Mustafa Fedai yetersiz mi kaldı?...vs gibi taraftarın gerek futbol,gerek tesis,gerek diğer branşlarla ilgili ortak akıl yürütülerek sorduğu sorulara Göztepe Gençlik ve Spor Klübü Futbol Şube sorumlusu Barış Güçlü kendince yanıtlar verdi.Göztepelist'in röportajı için ilgili link; http://www.goztepelist.org//?LIST=Roportajlar&RoportajNO=27
18 Eylül 2008 Perşembe
DENİZFENERİ DAVASINDA KARAR AÇIKLANDI
17 Eylül 2008 Çarşamba
O Gece Hepimiz GÖZTEPE'LİYDİK#Yücel Tanyeri
1969-70 yılında, Hacettepe Üniversitesi ile İngiltere Üniversiteleri arasında yapılan karşılıklı bir anlaşma ile Öğrenci değişim programı uygulanmıştı. Bizlerin son sınıfta olduğumuz ve İntörn olarak çalıştığımız 1969 yılında sınıfımızdan on öğrenci İngiltere’ye gönderilerek oradaki çeşitli Üniversitelerde üç ay süre ile eğitim görmüştük. O dönemlerde hem talebe oluşumuz ve hem de döviz sıkıntısı nedeniyle hepimizin parasal sıkıntımız vardı. Bu nedenle ayni zaman dilimi içerisinde İngiltere’de olmamıza ve biri birimizi görüp, hasret gidermeyi çok istememize rağmen pek bir araya gelemiyorduk.
O yıllarda Türkiye’de Göztepe fırtınası esiyordu. Göztepe; Kaleci Ali, Mehmet, Çağlayan, Nevzat, Ertan, Fevzi, Gürsel ve Halil gibi futbolcularla bir rüya takımı oluşturmuşlar ve Adnan Süvari’nin antrenörlüğünde, o yıl Türkiye Kupasını kazanarak bugünkü UEFA Kupası seviyesindeki “Kupa Galipleri Kupası”na katılmış ve başarılı sonuçlar alarak ikinci tura yükselmişlerdi. Bu turda da Galler ülkesinin Cardiff City takımı ile eşleşmişlerdi. İlk maçta İzmir’de bu takımı 3-0 yenmişlerdi. Bu maçın rövanşı 15 gün sonra Cardiff’te yapılacaktı. Cardiff, Aras ile benim bulunduğum Bristol’e çok yakındı. Diğer şehirlerde bulunan arkadaşlarımı aradım ve bu maç nedeniyle buluşmayı önerdim. Hem biri birimizi hem de Galler’in başkenti Cardiff’i görebilecek ve hem de Göztepe’ye destek verip, vatan hasreti giderebilecektik. Maç, 26 Kasım 1969 Çarşamba günü oynanacaktı.
O sabah Necati Dedeoğlu, Kutsi Onur ve İskender Sayek erkenden Aras Şenvar ve benim bulunduğumuz Bristol’e geldiler. Aras ve benim de bu gruba katılımımızla 5 kişi birleştik. Karşılaşmamız, kucaklaşmamız çok görkemli oldu. Biri birimize öyle hasretle sarıldık ki vaktin nasıl geçtiğini bile anlamadık. Öğlen saatlerinde tren ile Cardiff’e ulaştık. Maç akşam 19.30 da başlayacaktı. Daha vaktimiz vardı. Göztepe’li sporcuları bulup, onlarla hem tanışmak hem de vatan hasreti gidermek istiyorduk. Sorduk soruşturduk kaldıkları Oteli öğrendik. Şehir dışında deniz kenarında kente oldukça uzak sessiz, sakin bir yerde kalıyorlardı. Belediye Otobüsü ile 30 dakika kadar bir seyahat yapıp Otele ulaştık.
Otelin girişinde bizi Göztepe Antrenörü Adnan Süvari karşıladı. Ona kim olduğumuzu anlattık. Bunun üzerine “Çocuklar, ben öğrenciliğimi Manchester’de Tekstil öğrencisi olarak yaptım. İngiltere’de öğrenciliğin ne demek olduğunu iyi bilirim” diyerek bize çok yakın ilgi gösterdi. Futbolcularıyla bizleri birer birer tanıştırdı. Onlarla kısa sürede dost olduk. Adnan Süvari Hoca, “sizler vatan malını özlemişsinizdir” diyerek İzmir’den getirmiş oldukları kuru incir ve kuru üzüm paketlerini bizlere bol bol dağıttı. Daha sonra da “artık sizler bizim konuğumuzsunuz. Maça bizim otobüste beraber gideceğiz” dedi. Kör’ün aradığı bir göz’dü biz ise iki göze birden kavuşmuştuk. Keyfimize diyecek yoktu.
Gerçekten de Göztepe’nin otobüsü ile Ninian Park Stadyumuna ulaştık. Otobüste de futbolcularla sohbetimiz sürdü. Futbolcularla birlikte otobüsten inerken Adnan Süvari Hoca yanımıza gelerek “Çocuklar, burada biraz bekleyin. Ben size bilet getireceğim” dedi. Kısa bir süre sonra elinde, üzerinde “Goztepe Official” yazan sarı biletlerle gelerek bizlere dağıttı ve “Protokol Tribününde oturacaksınız çocuklar, iyi seyirler” diyip, bizlere başarılar dileyip ayrıldı.
Kalabalık arasından yer bulup Protokol Tribününe ulaştık. Orada, Radyodan maçı anlatacak olan Halit Kıvanç ile karşılaştık. Siyah renkte kalın ahizeli portatif bir telefon ile maçı Türkiye’ye anlatacaktı. Onun yanına konuşlandık. Mini etekli hostes kızlar, bizleri “burada oturduklarına göre bunlar önemli kişilerdir herhalde” diye düşünerek maç dergilerini dağıttılar bizlere. Rakip takımın santrforu Cardiff City’de o akşam ilk kez maça çıkacak olan Toschak idi. Cardiff’liler ona çok güveniyorlar ve atacağı gollerle turu geçeceklerine inanıyorlar ve Cardiff Holiganları da bizlere elleri ile "Beş" "Beş" gösterileri yapıyorlardı. Stadyum hınca hınç dolu idi. Holiganların büyük gürültüsü arasında maç başladı. Halit Kıvanç bağıra bağıra maçın gidişini Türkiye’ye duyurmaya çalışıyor, bir avuç Tıp öğrencisinin telefon ahizesine çok yaklaşarak yaptığımız “Göz… Göz… Göztepe” tezahüratlarımız umuyorduk ki Türkiye’ye ulaşıyordu. Maç çok çekişmeli geçti. Çok uzun yıllar sonra Beşiktaş’ta antrenörlük yapacak olan John Benjamin Toschak çok çırpınmasına rağmen gol atamadı. Şimdi ismini hatırlamadığım bir Cardiff City’linin attığı golle gerçi maçı 1-0 kaybettik ama Göztepe o maçta averajla turu geçen taraf oldu. Maçtan sonra Cardiff’li holiganların kızgın bakışları altında stadyumu terk ettik. Saat 22.00 deki trene yetişmemiz gerekiyordu. O kargaşada, bize çok yakın ilgi göstermiş olan Adnan Süvari Hoca’ya ve çok değerli sporcularına bir veda bile edemeden oradan ayrıldık.
Göztepe bir sonraki turda Roma’ya yenilerek Kupadan elendi. Ama o dönemde Avrupa Kupasında çeyrek final oynayan ilk takım olmuştu. Bu başarıda biz, bir elin parmakları kadar sayıdaki bir gecelik Göztepe’li fanatiğin katkısı da olmuştu şüphesiz (!).
Antrenör Adnan Süvari ile Kaleci Ali Artuner ve Kaptan Gürsel Aksel daha sonraları rahmete kavuştular. 30 yıl sonra bir diğer sarı-kırmızılı takımımız Galatasaray Avrupa Kupasını ülkemize getirdi. Türk futbolu bu başarıya giden yolda Adnan Süvari ile onun değerli sporcularını hiç unutmayacak ve onları her zaman sevgiyle, saygıyla anacaklardır sanırım.
16 Eylül 2008 Salı
ÇARŞAMBA MESAİSİ # GÖZTEPE-NAZİLLİ BLD.
BERABERE KALDIK
15 Eylül 2008 Pazartesi
MUSTAFA # 29 EKİM GÜNÜ VİZYONDA
Mustafa” Atatürk’ü askeri, siyasi ve insani yönleriyle anlatıyor. Onu benzerlerinden ayıran, anlatılanların resmi dilin dışına çıkması...
Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı arşivleri başta olmak üzere, yerli ve yabancı pek çok arşiv özel izinle açıldı. Atatürk’ün daha önce görülmemiş fotoğraflarına, hatıralarını yazdığı not defterlerine, yakınlarına yolladığı çok özel mektuplarına, günlüğüne, elyazmalarına ulaşıldı. Onu anlatan kitaplar, yerli yabancı basın, diplomatik yazışmalar tek tek tarandı. Geride bıraktığı eşyalar, anılar, belgeler, çalıştığı karargahlar, yaşadığı evler, sevdiği müzikler, söylediği sözler derlendi.
Filmde eski siyah beyaz görüntüler ve resmi şablon yerine, modern animasyon teknikleri ve samimi bir dil kullanıldı.
Film 29 Ekim’de vizyona girecek.
14 Eylül 2008 Pazar
F1 GRAN PREMIO SANTANDER D'ITALIA
LeMan # SAYI:879
Gündemdeki siyasi olaylara RTE yi biraz kızdıracak ironilerle yaklaşan Bahadır Boysal bu haftada olayı bitirmiş.
-açıkladın açıkladın,açıklamadın cumartesiye ben açıklayacam..diyerekten Aydın Doğan medyasına okkalı ayar veren başbakan her zaman olduğu gibi LeMan'ın kapağına oturmuş.
Başbakan muhalefet mi istemiyor,Muhalefet olsun da eleştiri olmasın mı diyor yada başbakanlar eleştirilemez mi diyor anlaşılmış değil.
Gelişmiş ülkelerde karikatüristler köşe yazarlarına göre daha müsama görür.adamların sanatının amacı zaten mübala değil mi?
Hakkında bilmemkaç hakaret davası açılan LeMan çizerleri ''SUSMUYORUZ'' tavrı ile karikatür sanatının icrasının Salih Memecanlaştırılmaması için büyük direnç gösteriyorlar.
13 Eylül 2008 Cumartesi
CUMARTESİ KEYFİ # AKASYA DURAĞI
Yeni nesile üç kağıtçılığla idol olmuş müstesna bir kişilik;evet Levent Ülgen -namı diğer Kadir bey resort otel- 'inde aralarında bulunduğu güzel bir yaz dizisiyken Melek Baykal'lı,Zeki Alasya'lı,Cezmi Baskın'lı güçlü kadrosu ve Zeynep Dörtkardeşler'in güzelliği de eklenince kışında izliycez anlaşılan bu diziyi.
OYUNCU KADROSU
Melek Baykal
Zeki Alasya
Cezmi Baskın
Levent Ülgen
Onur Şan
Berk Oktay
Suat Sungur
Aslı Altaylar
Binnur Şerbetçioğlu
Pelin Sönmez
Zeynep Dörtkardesler
SENARYO
Resul Ertaş
YÖNETMEN
Yaşar Seriner
BANDIRMASPOR-GÖZTEPE # 14.09.08
Sezona galibiyetle başlayan takımımız 14.09.08 pazar saat 16:00 da deplasmanda Bandırmaspor ile karşılaşacak.
Otobüslere rahat ve zamanında binilmesi için Göztepe YALI Derneğine önceden isim yazdırma şartı vardır.ücret 25 YTL olup,sabah 08:00 da Güzelyalı parkında toplanma,hareket saati ise 09:00 olarak duyurulmuştur.
ayrıntılı bilgiler için http://www.yali.org/ anasayfasını takip etmek kafidir.
GÖZTEPE ; GENÇLİK VE SPOR KLÜBÜDÜR
Voleybolcularımız salonda ilk smac'ını atana kadar kombine bilet alma hakkımızı askıya alıyoruz.Göztepe'nin Gençlik ve Spor Klübü olduğu öğrenilene kadar bilet gişelerindeyiz.